''Sorgulayan, karşılaştıran, sadece gereksinim duyduğunu satın alan, lafa değil kaliteye önem veren bilinçli milyonlar var artık hedef kitleler içinde'' diyen Hisarcıklıoğlu, artık tüketicilerin yani müşterilerin haklarını koruyan kanunlar da bulunduğunu, satılan mal geri alınmaz döneminin sona erdiğini söyledi.
Hisarcıklıoğlu, ağızdan ağıza iletişimin en etkin yöntem olduğu düşünüldüğünde, ''memnuniyetsiz bir müşterinin potansiyel müşterilere bir firmayı yererek, müşteri, dolayısıyla pazar ve para ve de dolayısıyla güç kaybedilmesine'' neden olabileceğini anlatarak, memnun olmayan müşteri sayısı arttıkça bu sürecin daha da hızlandığını, TMME'nin de işte bu anlamda gerçek performansı ortaya koyduğunu söyledi.
Faaliyette olduğu sektör, mevcut ve potansiyel müşterilerin beklentileri, konjonktür ve sosyoekonomik yaşama dair net ve ölçümlenebilir bilgilere sahip olmayan markaların ayakta durmasının mümkün olmadığını anlatan Hisarcıklıoğlu, şu görüşleri dile getirdi: ''Bu noktada TMME'nin üstlendiği misyon da çok açıktır. Müşteri sadakatini ve başarıyı hedefleyen, şirketlerin vizyonunu bu temel üzerinde yapılandıran kurumların yöneticilerine, işletmeleri için strateji geliştirmede ihtiyaç duydukları ve pazardaki konumlarını güçlendirecek veri tabanlı bilgilerin kazandırılması. TMME kullanılarak sektörler arasında ya da ulusal endeksle kıyaslama yapılması mümkün olacak. Yerli kuruluşların sağladığı ürün ve hizmetler, pazardaki yabancı kuruluşların sağladığı ürün ve hizmetlerle kıyaslanabilir, kamu sektörü hizmetleri ile özel sektördeki hizmetler karşılaştırılabilir hale gelecek. Özellikle uluslararası alanda da karşılaştırma sağlayan TMME endeksi ile kuruluşlarımızın başarısı yurt dışında da görünür olabilecek.''
‘KAMU SEKTÖRÜ HİZMETLERİYLE ÖZEL SEKTÖRDEKİ HİZMETLERİN KARŞILAŞTIRILABİLİR’
Türkiye Kalite Derneği (KalDer) Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu ise yaptığı açıklama da konuyla ilgili Türkiye müşteri memnuniyeti endeksi ile birlikte, Türk halkının kamu hizmetlerine ilişkin memnuniyeti, beğenisi ve algısının, ilk kez bu kadar somut bilgi ve verilerle ölçülmüş olduğunu bildirdi.
''Türkiye Müşteri Memnuniyeti Endeksi'' (TMME) 2007 yılı ikinci çeyrek sonuçları hakkında açıklama yapan Nuhoğlu, ABD başta olmak üzere Avrupa ve Asya'da bir çok ülkede uygulanan Ulusal Müşteri Memnuniyeti Endeksi çalışmasının, KalDer ve Ka Araştırma şirketi ortak girişimiyle, 2005 yılında Türkiye'de de başlatıldığını hatırlattı. TMME kullanılarak sektörler arasında ya da ulusal endeksle kıyaslama yapılmasının mümkün olduğunu ifade eden Nuhoğlu, böylece kuruluşların sağladığı ürün ve hizmetlerin, pazardaki rakiplerin sağladığı ürün ve hizmetlerle kıyaslanabileceğini, ayrıca kamu sektörü hizmetleriyle özel sektördeki hizmetlerin karşılaştırılabileceğini belirtti. Sadık müşteri ve pazar payı kazanmanın en üst düzeye çıkartılabilmesinin yolunun mevcut ve potansiyel müşterilerin gereksinim ve beklentilerine açık bir biçimde odaklanmaktan geçtiğini anlatan Nuhoğlu, ''Dolayısıyla müşterilerin beklenti ve gereksinimlerine duyarlılık, müşteri deneyim ve algılamalarını izlemeyi, işlerin uygun gitmediği durumlarda da çabuk ve etkili karşılık vermeyi gerektirmektedir'' dedi.