İnsanlığın Utancı: Fransa!

13.10.2006
  •  A 
Aliağa Ticaret Odası Başkanı Adnan Saka; “Fransa Ulusal Meclisi’nin aldığı bu karar insanlık tarihinin utançlarından biridir. 21. yüzyılın başında böylesi bir kararı şiddetle kınıyoruz.”

Aliağa Ticaret odası Başkanı ve TOBB Ticaret Odaları Konsey üyesi Adnan Saka, Fransa Ulusal Parlamentosu’nun aldığı Sözde Ermeni Soykırımı ile ilgili kararın, Türk halkının Fransa’ya bakışını gelecekte onarılması güç bir olumsuzluğa mahkum ettiğini söyledi.

Adnan Saka yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi: “Fransa Ulusal meclisi’nin aldığı bu karar insanlık tarihinin utançlarından biridir ve biz 21. yüzyılın başında böylesi bir kararı  şiddetle kınıyoruz. 

İnsanlığın aydınlanması, demokrasinin ve özgür düşüncenin gelişmesi sürecinde büyük acılar yaşayan Fransa’nın 21. yüzyılın başında yeniden Ortaçağ Zihniyetiyle karşı karşıya kalması fevkalade düşündürücüdür.

Fransa Ulusal Parlamentosu ne yazık ki tüm uyarılara karşın; Fransız düşünür Voltaire'nin (Senin fikrini savunmam ama kendi fikrini savunman için hayatımı veririm) sözüyle tarihe geçen özgürlük ve demokrasi savunuculuğunu ve misyonunu 12 Ekim 2006’da tamamlamıştır. Yine, demokrasi, özgürlükler, Çağdaşlık ve gelişmişlikte ulaşılması gereken standart olarak kabul edilen Avrupa Birliği de rasyonellikten, bilimden ve objektiflikten uzak bu kararla büyük yara almış, inandırıcılığını yitirmiştir. 

Kuşkusuz bu karardan tüm Fransa halkı sorumlu değildir ancak adı (Fransa Ulusal Parlamentosu) olan bir meclisin aldığı karara karşı Fransa ve Avrupa Birliği kamuoyundaki kayıtsızlık düşündürücüdür. Daha düne kadar Türkiye’ye “İfade özgürlüğünün önündeki engelleri kaldırın” diyerek demokrasi dersi vermeye kalkanların kendi ülkelerinde Ortaçağ karanlığı tuzağına düşmeleri insanlık ve Fransa halkı adına üzüntü vericidir.

Gerek Fransa Senatosu, gerekse de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nden döneceği herkesçe bilinen böylesi bir hukuka, demokrasiye ve çağdaşlığa dayanmayan kararla iki ülkenin dostluk ve diyalog ortamının yok edilmesinin hiç kimseye faydası yoktur.

Türk ve Dünya kamuoyunun tüm uyarılarına rağmen bildiğini okuyan Fransa Ulusal Meclisi’nin Fransa’yı Avrupa’da yalnızlığa iten, önemli bir müttefikini düşman haline getiren bu kararından döndürmek için en önemli görevlerden biri ülkemizdeki yatırım yapan Fransız kökenli firma ve kuruluşları ile Sağduyudan hiçbir zaman ayrılmayan halkımıza düşmektedir.

Fransız Ulusal Meclisi’nin, konuyu tarihçilerin araştırmalarına bırakmayacak kadar büyük bir ihtiras ve hırsla; Akla, mantığa, bilime, düşünce özgürlüğüne ve çağdaş dünya değerlerine aykırı bu kararını bir kez daha kınıyor; Fransa halkının bir süre sonra kendisine de dönebilecek olan ifade özgürlüğünün kısıtlanmasına karşı duyarlılığının artmasını diliyoruz”