Aliağa Ticaret Odası (ALTO) ile Uluslararası İş ve Ticaret Uyuşmazlıkları Arabuluculuk İhtisas Derneği (UİTAD) işbirliğinde “Arabuluculuk Bilgilendirme Semineri” gerçekleştirildi.
Aliağa Ticaret Odası, iş dünyasını yakından ilgilendiren ve işçi ile işveren arasında uzlaşma yöntemi olarak dava şartı şeklinde uygulamaya konulan ve ticari arabuluculuklarda da başarı ile uygulanan “Arabuluculuk Sistemi” ile ilgili bilgilendirme toplantısı düzenledi.
Seminere, Aliağa Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Ertürk, Meclis Başkanı Adnan Saka ve Yönetim Kurulu Başkan Vekili Hamdi Erdem ile davetliler katıldı.
Seminerde Uluslararası İş ve Ticaret Uyuşmazlıkları Arabuluculuk İhtisas Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Uzman Arabulucu Avukat İrfan Medet Akpınar ve Uzman Arabulucu Avukat Güzin Güzelel Karataş, iş ve ticaret hukukunda anlaşmazlıkların arabuluculuk yöntemi ile çözülmesi, 6325 sayılı yasa kapsamında arabuluculuk, 7036 sayılı yasa kapsamında dava şartı arabuluculuk, arabuluculuğun sağladığı faydalar ve uygulamadaki esaslar hakkında katılımcılara detaylı bilgiler verdi.
Uzun yargılama süreleri nedeniyle yıllarca uğraşılan iş davalarının arabuluculuk ile son bulacağını düşündüğünü dile getiren Uzman Arabulucu Avukat İrfan Medet Akpınar, taraflar arası yaşanan uyuşmazlıklarda, çözümün sadece mahkemeden geçmediğine dikkat çekerek, "Artık arabuluculuk var, bu sayede çözüm için taraflar, hem uzun süren mahkeme davalarından kurtulacak hem de maddi yükümlülüklerden arındırılacak" dedi.
İşçi işveren uyuşmazlıklarında dava şartı olarak arabuluculuğa gidilmesinin zorunlu hale geldiğine değinen Akpınar, “Burada bilinmesi gereken önemli bir konu var. Geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmayan taraf, davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutuluyor. Bu da ciddi bir yük doğuruyor. Bu sebeple sürecin detaylarının iyi bilinmesinde fayda var” diye konuştu.
Anlaşma sağlanmaması anında yapılan tüm görüşmelerin konuşmaların gizlilik esasına göre açıklanmayacağına dikkat çeken Uzman Arabulucu Avukat Güzin Güzelel Karataş ise, konunun mahkemeye taşınmasıyla sürecin baştan başlayacağını anlattı. Kimi zaman işten çıkarma durumlarında işçi ve işverenin sözlü olarak anlaşma sağlamasına rağmen birkaç yıl sonra işçinin dava açabildiğini hatırlatan Güzin Güzelel Karataş, “Bu tür sıkıntıların yaşanmaması adına da arabuluculuk hizmeti alınmaya başladı. Anlaşma arabulucu gözetiminde yapılıp imzalandığında mahkeme kararı özelliği taşıyor ve taraflar farklı bir tutum içine giremiyor” değerlendirmesini yaptı.
Arabulucunun mahkemede olduğu gibi bir yargılama yapmadığını, tarafsız olduğunu dile getiren Güzin Güzelel Karataş, “Bu nedenle taraflar daha rahat davranıp düşüncelerini aktarabiliyor. Taraflar birbirinin ne istediğini bilince orta noktada buluşmak da daha kolay olabiliyor. Aynı zamanda işverenin bir işçisi ile yaptığı anlaşmayı diğerinin duymasının önüne geçiliyor, çünkü gizlilik şartı bulunuyor” ifadelerini kullandı.
Seminer soru cevap kısmının ardından sona erdi.